Yapay Zeka Etiğine İlişkin Katolik Bakış Açısını Keşfedin

Bu rehber, inanç ve teknolojinin kesişimini inceleyerek yapay zeka geliştirmedeki ahlaki hususları ele alıyor.

Katolik Kilisesi yapay zekaya nasıl bakıyor? Katolik bakış açısıyla etik çıkarımlar ve yol gösterici ilkeler hakkında bilgi edinin.

Gönderen: Patrick @ WCC | 09/12/2025

Earth with a cross superimposed on the center; blue globe background, cross in grayscale.

Günümüzün hızla gelişen teknolojik ortamında, yapay zekâ (YZ), toplumları ve endüstrileri küresel olarak yeniden şekillendirme potansiyeline sahip dönüştürücü bir güç olarak öne çıkıyor. Ancak, YZ gelişmeye devam ettikçe, dini öğretiler ve ahlaki değerlendirmelerle kesişen derin etik soruları gündeme getiriyor. Katolik Kilisesi için temel bir soru ortaya çıkıyor: YZ, Katolik etik ilkeleriyle uyumlu ve insan onurunu koruyan şekillerde nasıl geliştirilebilir ve kullanılabilir?


Katolik Etik Çerçevesini Anlamak

Katolik etiğe yaklaşımının merkezinde, yapay zekâ da dahil olmak üzere teknolojinin insanlığa hizmet etmesi ve ortak iyiliği desteklemesi gerektiği inancı yer alır. Bu bakış açısı, her insan hayatının kutsal olduğu ve içsel bir onura sahip olduğu inancına dayanır. Bu nedenle, her türlü teknolojik gelişme, bireylerin ve toplumların refahını önceliklendirmelidir.


Respect for Human Dignity

Katolik sosyal öğretisinin merkezinde insan onuruna saygı yer alır. Yapay zekâ ile etkileşimde bulunurken, bu ilke, yapay zekâ sistemlerinin bireyleri insanlıktan çıkarmamasını veya onları salt veri noktalarına indirgememesini sağlamanın önemini vurgular. Bunun yerine, yapay zekâ, insan yeteneklerini geliştirmek, insan gelişimini teşvik etmek ve kapsayıcı toplumlar yaratmak için tasarlanmalıdır.


Ortak İyilik İlkesi

Katolik etiği, yalnızca belirli bir azınlığa fayda sağlamak yerine, toplumun tamamını geliştiren sistemleri destekleyen, ortak fayda sağlayan teknolojiyi savunur. Bu ilke, yapay zeka geliştiricilerini ve politika yapıcılarını, yapay zekanın toplumsal eşitsizlikleri nasıl giderebileceğini, temel hizmetlere erişimi nasıl iyileştirebileceğini ve toplumlar genelinde adaleti nasıl teşvik edebileceğini değerlendirmeye davet eder.


Gizlilik ve Veri Koruma Etiği

Yapay zekânın geniş veri kümelerine bağımlı olması göz önüne alındığında, Katolik bakış açısı, gizlilik ve veri koruması konusunda güçlü etik kurallara ihtiyaç duyulduğunu vurgulamaktadır. Kilise, yapay zekâ süreçlerinde şeffaflığı savunarak, bireylerin verileri üzerinde kontrol sahibi olmalarını ve bilgilerinin sorumlu ve etik bir şekilde kullanılmasını sağlamaktadır.


Yapay Zeka ve Yoksullar İçin Tercihli Seçenek

Katolik sosyal öğretisi, dezavantajlı ve ötekileştirilmiş kesimlerin ihtiyaçlarına odaklanmayı teşvik eden "yoksullar için öncelikli seçenek" kavramını içerir. Bu bakış açısına göre, yapay zeka geliştirme, teknolojik gelişmelerde genellikle geride kalanlar için fırsatlar sağlamayı ve boşlukları kapatmayı hedeflemelidir.


Hesap Verebilirlik ve Şeffaflığın Sağlanması

AI systems must be developed with accountability and transparency in mind. The Catholic Church emphasizes the moral responsibility of developers and users to ensure that AI decisions are understandable and that systems remain subject to human oversight and ethical scrutiny.


Devam Eden Diyaloğa Katılmak

Katolik bakış açısı, ilahiyatçılar, etikçiler, teknoloji uzmanları ve politika yapıcıların katılımıyla sürekli disiplinlerarası diyaloğu teşvik eder. Açık görüşmelere katılarak, farklı paydaşlar yapay zekanın ortaya çıkardığı etik zorlukların üstesinden iş birliği içinde gelebilir ve ahlaki değerlerle uyumlu teknolojik çözümlere doğru ilerleyebilirler.


Sonuç: Etik Yapay Zeka Geliştirme Çağrısı

Yapay zekâ günlük hayata nüfuz etmeye devam ederken, Katoliklerin yapay zekâ etiğine ilişkin bakış açısı, yapay zekânın geliştirilmesi ve uygulanmasında düşünceli ve ilkeli bir yaklaşım gerektiriyor. Kilise, insan onuruna öncelik vererek, kamu yararını gözeterek ve eşit erişimi sağlayarak, yapay zekânın topluma etik entegrasyonuna rehberlik edecek bir ahlaki pusula sağlıyor.


Bu kritik çabada, Katolik toplumu zengin etik geleneğini katkıda bulunmaya ve teknolojinin insanlığa gerçek anlamda hizmet ettiği bir geleceğin teşvik edilmesi için daha geniş toplumla etkileşime girmeye hazırdır.